Karacabey Masaj Salonu

“Çok iyiyim.” Kolunu omzuma attı. “Doğaya meydan okuyoruz, değil mi?” “Öyle sayılır.” “Neler oldu size bu şekilde?” Evet,” dedim. “Fransızcada bunu açıklayan bir deyim kullanırız bizler: ‘olgunluk çağı’.” Bir kahkaha attı. “Olgunluk çağı, evet, bu deyimi biliyorum. Tümüyle öyle. İnsan daha azca telaşlı, daha sakin, kendine daha çok… Egemen oluyor. Dümeni sağlam bir elle tutuyorsunuz. Eskisi benzer biçimde sık sık seviştiğimi söyleyemem fakat, olunca da epeyi uzun sürüyor…” Yandaki masalarda birkaç alan kişi vardı ve ben birazcık sıkılmış şeklinde görünüyordum ki Dooley bana göz kırptı: Evet,” dedi, somurtkan bir yüzle. “Bu, bizim yaşımız için iyi bir averaj sayılır. Daha iyisine ulaşamayız.” “Hayır, ulaşamayız.” Karacabey Masaj Salonu

Karacabey Masaj Salonu

 

“Önemi yok, dostum, onlar duymazlar, ek olarak hepimiz bilir ki yüz yedi yıldır buraya erkekliği uyanabilen kimse girmemiştir; buraya her süre çok yaşlı insanoğlu gelir…” Barmen ona doğru eğildi: “Özür dilerim, Bay Dooley, personeli unutuyorsunuz!” Dooley gülmeye başladı. Hemen hemen sarhoş bile olmamıştı. Karacabey Masaj Salonu Ne var ki, içine düştüğü duruma katlanamıyordu; bunun sebebi bayağıçe Amerikalı olması, benden çok daha zengin ve her alanda dünya şampiyonluğunu elinde tutmaya alışkın olmasıydı. “Şu şuralardaki averaj hızınız ne kadar? Sefer adedi olarak, demek isterim.” “Bilmiyorum, Jim. Buna o kadar dikkat etmiyorum, biliyorsunuz ki.”

 

“Hadi, hadi, dostum, iki eski dostun arasında duracak bu… Gençliğimizi birlikte yaşadık. O zamanlarda taş gibi oluyordu. Normandiya, Leclerc, ikinci bölük, Paris’in kurtarılması…” “kulak verin, dostum, altmışına merdiven dayamış kişilerin kimi vakit gençliklerinden söz açtıkları olur, ama yine de…” Karacabey Masaj Salonu “Hadi, hadi, dostum, sözü kıvırmayın… Şu sırada iyi mi bir performans gösteriyorsunuz?” Aklıma Mingard geliyordu… Allah kahretsin, diye düşündüm. Kârın küçüğü olmaz. “Haftada üç kere… Ne olursa olsun gerekiyorsa dört…” Yüzü dondu. Martini kadehini daha sıkı kavradığını görmüş oldum. Bana sert sert bakıyordu. Birden içime korku düştü. Kleindienst’e duyduğu nefreti bana da duyabilir, bana karşı da aym güç gösterisinde bulunmaya kalkışabilirdi ve beni hisse senetlerimle beraber sırtüstü yere serebilirdi. Kadehini tamamladı.